8 Mayıs 2015 Cuma

Nemlendirici ve Maske Kıyaslamaları

Merhaba herkese :) Keşke daha orjinal bir giriş bulabilsem, bazen içimden merhaba millet ya da kızlar ne haber? demek geçse de ortamı katletmemek adına susuyorum klişe oluyorum :) Bugün sizlere bir üründen değil bitirdiğim birkaç üründen bahsetmek istiyorum. Ayrıca şöyle bir karar aldım. Bloğuma daha çok girip daha çok paylaşım yapmak istiyorum, ama uzun yazılar beni bu isteğimden vazgeçiriyor o yüzden ben de hem kendimi kasmamak için hem de daha az ve öz olsun diye, daha çok ürünlerin en bariz özelliklerini yazıp sizin alıp almama konusundaki fikrinize yardımcı olmak istiyorum. Yani detaylara artık çok girmeyeceğim. Ayrıca bir üründen ziyade bir kaç ürünü bir arada incelediğim yazılarla karşınıza çıkmayı planlıyorum tek bir üründen bahsetmek baya kısa olabilir yazı için :)
Yazımıza dönersek; deneyip bitirdiğim ürünler tam boydan ziyade mini boy ürünlerdi ama hepsini de bir ay kullanacak kadar deneyimledim ve bir ay rahat yetti ,en azından çoğu :)  
1- Nivea Pure Effect All in 1 Hepsi Bir Arada: Bu ürünü Neutrogena peelinglerim bitince markette görüp almıştım direk hiç araştırmadan. Ürün hem maske hem peeling , vadettikleri sivilce ve siyah noktalara karşı derinlemesine bir temizlik. Öyle mi ? Öncelikle şunu söyleyeyim ben Neutrogena’nın yeşil ambalajlı peelinginden memnundun. Onu şuradaki yazımda açıklamıştım. Onunla kıyaslarsam bu ona göre daha iyi temizlemiyor hatta hiç bir neutrugena peelingine göre daha iyi bir temizlik ve bakım sağlamıyor. Tanecikleri oldukça küçük hatta belli belirsiz yani bence peeling görevini kesinlikle yerine getirmiyor. Cildime sürdüğümde yağlı gibi görünse de yani çok kuru olmasa da yıkadıktan sonra cildim baya bi gerildi bu arada cildim çok hassas karma cilt. Alnım da yanaklarım da hatta yağlı burnum da kupkuru oldu. Havalarında etkisi var bunda ama bence asıl bu üründen dolayı kuruluk yaşadım. En sevmediğim yanı ise burun kenarlarım oldukça tahriş oldu. İçinde bence fazla miktarda alkol var ve burun kenarlarım soyuldu ve tahriş oldu hala sızlıyor. Zaten sivilce sorunum çok yok, siyah noktalara da hiç bir etkisi olmadı. Bu ürünü iki haftadır kullanıyorum açıkçası ben sevmedim bir daha da almam yani. Kokusu çok güzel manolya özleri varmış içinde. Fiyatı indirimde 11TL idi.
2- Nivea Aqua Effect Besleyici Günlük Krem: 2 kutuyu indirimdeyken 18TL’ye aldım, (kampanyadaydı). Benim aldığım kuru hassas ciltler için olanıydı. Ürün yoğun nemlendirme vaat ediyor ve vaadini de gerçekleştiriyor. Kuru ciltler için olanını alırken acaba çok yağlı mıdır ki diye biraz endişeliydim ama krem kesinlikle yağlı değil. Yağlı kremlerden nefret ederim. Özellikle yazın güneş kremi kullanmak benim için eziyettir. Neyse kreme dönelim;  krem bu fiyata alınabilecek bence en ideal ürün, nemlendirme sağlıyor, cildimi özellikle kuru bölgeleri bayağı düzeltti yağlandırmadan. Ama yaşım ilerlediği ve yüz çizgilerim belirginleştiği için benim daha çok yaşlanma karşıtı (anit-aging) kremler kullanmam lazım. Nemlendirme için ideal olsa da benim yaşım için oldukça yetersiz bir ürün, zira çizgilerim özellikle son zamanlarda daha bir belirginleşti! Eğer aradığınız sadece nemlendirmek ise bence bu fiyata gayet güzel bir ürün ;) İçeriğinde doğal badem yağları barındıryormuş ;)
3- Total Moisture Facial  Cream: Benefitin yılbaşı setinden çıkmıştı. Krem çok şık, küçük bir kavanozda, kokusu oldukça güzel ama sıradan bir krem. Nivea kadar bile nemlendirmesi olmayan zaten kremden ziyade losyon kıvamında olan bir ürün. 2 hafta kullandım ve bitti. Zaten bu süreçte herhangi olumlu ya da olumsuz bir etkisini görmedim. Tam boyunu da asla almam. O fiyata daha iyi bir ürün mutlaka vardır. Benefit zaten benim için makyaj markası cilt ürünlerinde başarılı bulmuyorum.


4- Estee Lauder Day Wear Advanced Multi Protection Anti Oxidant Creme: Şöyle uzun isimli yazayım da tam olarak hangi üründen bahsettiğim netlik kazansın;) Estee Lauder’in beni çeken tek ürünü Double Wear fondotenidir onun dışında hiç bir ürünü benim ilgimi çekmemişti taki bu kremi kullanana kadar! Ha bir de kahverengi şişeli bi serumu var hatta moru da var bir de onu çok merak ediyorum, çok övülüyor ama 350 tl civarında ve bir aylık :(( Neyse bu kremi ben çok sevdim. Benefit kadar küçük değildi şişesi üç hafta kullandım rahat bir şekilde. Ne vaat ediyor bilmem ama bende nasıl etikleri oldu anlatayım. Kokusu aynı salatalık gibi. Sürümü çok rahat çok yumuşak biraz jel biraz krem gibi. Sürdüğüm anda bile böyle bi canlılık veriyor nemlendirmesi oldukça iyi. Yalnız sürdükten sonra ki ilk 5 dk içinde bi parlama yapıyor ne kadar yedirsem de sanki yüzeye tekrar bi terleme yapıyor. O yüzden ilk 5 dk arada bi elinizle yüzünüze tekrar tekrar yedirmeniz gerekiyor kremi. 3 hafta kullanmak tabi ki anlatmak için kafi değil ama bazı ürünler hani kendini belli eder bu ürün de belli etti. Ben hissediyorum ki iki ay düzenli kullansam cildimde hem çizgilerde hemde kurulukta oldukça işe yarayacak. Çizgilerde sanki bi azalma oldu gibiyken işte krem bitti. Kremi Nordstrom’dan 45 dolarlık ürün aldığımda bi set vermişlerdi, oradan çıkmıştı tam boyunu almayı çok istiyorum. Şu an alamayabilirim ama kesinlikle listemde.
5- Glam Glow Powermund Mask: Amerika Sephora’nın belli bir miktar üstü alişverişlerinin hediyesiydi bana:) Amerika’daki Sephora ne güzel. Buradakiler iki mini kağıt numuneyi bile vermiyor, Canımmmmm arkadaşım Çiğdem’imin yardımlarıyla Amerikadan siparişlerimi hallediyorum :) Tam boy fiyatı 135TL olan ve bence abartılan bir maske. Ben 4 kere kullandım tam etkisini görmek için sadece burun ve alnımda kullandım ki yetsin daha sonrada kullanıp fikir yürüteyim. Maske bi kere gerçekten sıradan, ne temizlik sağladı ne başka birşey! Yapısı kil maskesine benziyor. İçeriğinde bitkisel yağlar olduğu için kuru ciltler de kullanabilir denmiş ama ben tavsiye etmem. Hem kurutuyor sızlatıyor hem de temzilemiyor. Siyah noktalara hiç etki etmedi kesinlikle bir gram oynamadı yerinden.
6- Boscia Luminizing Blac Mask: (Luminizing deyince zaten direk radarlarımı açmıştım) Bu daha jel kıvamında pembe maske formunda bir maske. Yine siyah noktalara fayda etmedi. Yine de Boscia 2-3 tık daha iyi, en azından soyulabilir tarzda ve biraz daha derin bir temizlik yapıyor ama o fiyata alınacak eminim daha güzel maskeler vardır. Bunu da 4 defa kullandım. Daha fazla kullansam da pek bir şey fark etmeyecekti. Bence maske dediğin yeteneğini ilk kullanımda göstermeli.






Görüşmek üzere :) Güzellik yağmurları hep sizinle olsun kızlar ;))))





3 Mayıs 2015 Pazar

Pembe Maske

Herkese merhaba! Bu yazıyı çoktan yazmam gerekiyordu ama bir türlü gerçekleştiremediğim için üzgünüm; öncelikle bunu bi söyleyeyim. Kendimi affettirmek için size çok güzel bir üründen bahsedeceğim. Bir ara acayip bir şekilde popülerleşmişti, çok sık reklamı yapılıyordu. Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisinde oynayan; Yıldız Çağrı Atiksoy ile ünlenmişti bu maske. Kendisinin yüzü bir ara çok kötüleşmişti , tarif edemeyeceğim bir şekilde bozulmuştu, internetten aratırsanız zaten görürsünüz; düzenli olarak pembe maskeyi uygulamıştı ve şimdi gördüğünüz gibi bebek gibi oldu cildi.


Elbette ki sadece bu maskeyi uygulayarak o sorunlarından kurtulduğunu söylemek güç, zira yüzünü görseniz mümkün olmadığını anlarsınız, ama bu maskenin de etkisi oldukça büyük. İlk çıktığında daha çok güzellik salonlarında uygulanıyordu fakat daha sonra her yerde karşımıza çıkmaya başladı, tabii ki sahteleri de türedi. O sıra almayı çok istemiştim ama o kadar para verip işe yaramaz diye de vazgeçmiştim. Bir yıl önce bi aktarda karşıma çıkınca alayım deyip bir tane kaptım, o gün bugün vazgeçilmezim oldu.

Gelelim ürüne, bu maskenin vaat ettikleri; sivilcelere, sivilce izlerine ve tüm diğer lekelere, gözeneklere, elastikiyet kaybına, aknelere, kırışıklıklara, pullanma ve soğuktan oluşan kuruluklara, kızarıklıklara, nem kaybına ve aşırı yağlanma sonucu oluşan yağ bezelerin giderilmesi konusunda maharetleri varmış . Yok tabii ki bu saydığım tüm sorunlara iyi gelmiyor, nerdeeeee :) Öyle olsa mucizevi ürün olurdu :) Bu saydıklarımdan hangilerine iyi geliyor onu anlatayım şimdi. Bundan sonra anlatacaklarım tamamen benim fikirlerim ve benim kullanmamamın  sonucu ortaya çıkan özellikler.


Benim cildim karma hassas bir cilt, onu bi söyleyeyim baştan. Yanaklarım kuru, alnım burnum ve çenem yağlı. Ara ara da egzama (kuruluk) sorunu yaşıyorum ve üflesen hassasiyet gösteren bir cildim var. Deneğimizin cilt özellikleri budur ;) Maskeyi tabi ki banyodan sonra gözenekleriniz açıkken kullanırsanız daha etkili olur, banyo sonrası kullanmayacaksanız bile sıcak suyla yüzünüzü temizledikten sonra uygulayınız, sıcak su burada püf nokta oluyor. Temizlenmiş cilde maskeyi sürüyorsunuz, maske jel kıvamında oldukça yapış yapış ve ıslakken yani hala kurumamışken suyla temizlenmesi oldukça zor, yüzünüze sürdükten sonra ellerinizi yıkarken baya zorlanıyorsunuz. Yüzünüze ince bir tabaka halinde sürüp kurumasını bekliyorsunuz. 40-50 dk içinde tamamen kuruyor ve plastik gibi oluyor, yani bu maske kuruyan kil gibi değil de yüzünüzden naylon bir kalıp çıkarır gibi oluyor, maske kuruduktan sonra çenenizin altından başlayarak soymaya başlıyorsunuz çok kolay bir şekilde soyularak çıkıyor. Yalnız bayağı bi cilde yapıştığı için soyarken sanki ağda çıkarır gibi oluyor biraz yüzünüz acıyabilir hele ki minik ince tüyleriniz varsa onlara elveda deyin çünkü bu maske onları da koparıyor özellikle burun kısmında benim gözlerimden yaş akıyor :)


Saç ve kaşlarınıza olabildiğince değdirmeyin yoksa onlarla da vedalaşmak zorunda kalırsınız benden söylemesi :) böyle tüyleri bile yolan bir maske siyah noktaları da tıpkı tüyler gibi yerinden oynatıyor işte maskenin en sevdiğim kısmı bu. Yukarıda saydığım o bir çok özelliğe maalesef iyi gelmiyor hele ki kırışıklık konusunda hiç bir faydası yok zaten benimde öyle bir beklentim yoktu. Cildimi temizlemesi, canlandırması gayet başarılı, fazla yağı alıyor, kirleri temizliyor, siyah noktaları mümkün olduğunca en üst seviyede çıkarıyor ve cildimi pürüzsüz yapıp canlandırıyor. Maskeyi soyduktan sonra sadece suyla bir durulasanız yeter. Sonrasında elinizde termal su varsa sıkarsanız daha bir rahatlarsınız ;)

Maskeyi yüzünüzden çıkarırken kolay bir şekilde soyuluyor evet ama bir miktar acıyor, acıdığı için de maskeden sonra çok kısa bir süreliğine yüzünüz kızarmış olabilir endişelenmeyin çok çabuk geçiyor, termal su hem cildinizdeki acıyı alır hem yanma hissini ;) Termal sularla ilgili yazıma buradan ulaşabilirsiniz. Kırışıklık ve gözeneklere iyi gelmese de iyi geldiği şeyler yadsınamayacak şekilde fazla ;) Benim kullandığım Mindivan markasının, başka markaların da pembe maskesi var ama ben riske girmiyorum bittikçe bunu alıyorum.

Maske pembe yani boya içeriyor bence. İçeriğinde hiçbir zararlı madde bulunmuyor dense de bana içeriği çok masum gelmiyor açıkçası. İçeriğinde aloe vera, çilek, hyalüronic asit, kolajen, limon yağı ve daha ne işe yaradığını bilmediğim şeyler var. Bu maskenin işe yarar kısmı içeriğinden çok cilde zamk gibi yapışıp, soyarken kirin ve ölü hücrelerin de maskeye yapışarak çıkması diyebilirim.

Maskenin beş gün aralıklarla kullanılması söylense de ben tavsiye etmem, cildi yorup hırpalayabilir. 10 gün aralıklarla kullanılması bence daha ideal. Tabi bu arada cilt bakımınıza devam ediyorsunuz. Benim akne gibi problemlerim olmadığı için sadece ihtiyaç duyduğumda kullandım ama şimdi bu yazıyı yazarken keşke düzenli kullansaydım dedim. Neyse bundan sonra ben de 10 gün aralıklarla 2 ay kullanıp tekrar görüşlerimi paylaşırım ama şimdiden söyleyebilirim ki kesinlikle boş bir ürün değil ve benim şimdiye kadar kullandığım en iyi maske. Özellikle fiyatına göre gayet iyi. Fiyatı aktarlarda 30-35TL arasında . Eğer kullanırsanız olumlu veya olumsuz yorumlarınızı benimle paylaşırsanız sevinirim ;) Güzellik yağmurlarında ıslanın, hoşçakalın!



20 Nisan 2015 Pazartesi

Secret Age Cilt Bakım Seti

Merhaba herkese yeniden ;) Bugün sizlere sürekli reklamlarda gördüğünüz, artık görmekten sıkıldığınız ama hiç bir yerde yazısı olmayan bir üründen hatta bir kaç üründen bahsetmek istiyorum. Secret Age. Hatırladınız mı? Aşina geldi mi bu marka kulağınıza :) İkbal Gürpınar‘ın sabah akşam reklamını yaptığı bu markadan bahsedeceğim şimdi. Şunu da söyleyeyim yazıma başlamadan önce internette bir araştırayım dedim, hakkında neler yazılmış diye, fakat pek bir açıklayıcı yazı göremedim. Sadece kendi sitesinin açıklaması, Facebook reklamı ve Şikayet Var’da bir kaç yorum gördüm, onlardan da bahsedeceğim size.

Evet biz bu ürünü nasıl aldık önce onu söyleyeyim. Annem televizyon izlerken yine sürekli olduğu gibi Secret Age reklamıyla karşılaştı, zaten sürekli karşılaşınca aklına girmeye başlamıştı, bir de malum İkbal Gürpınar biraz manevi yönünün güzelliğiyle tanınan bir sunucu olması nedeniyle de çok fazla kötü düşünmeyip telefonla arayarak sipariş verdi. Verirken kampanyada olduğu için 3 set birden sipariş verdi. Birini ben aldım, birini annem aldı, birini de arkadaşına verdi. Annem 50, arkadaşı 40, ben ise 29 yaşındayım. Aslında bu seti sipariş verirken annem yaşından bahsetmişti ona göre bir set gönderirler diye düşündüm ama gönderdikleri set her yaşa uygun bir setti. Telefonda sipariş verirken memnun kalmadığınızda para iadesi de var demişlerdi (oraya tekrar geleceğim).  

Ben yeni blogger (Türkçe kelimeler kullanmaya gayret ediyorum bunun Türkçe’si nedir bilen varsa söylesin :) )  olduğum için henüz konuyu toparlama, güzel yazma konusunda oldukça tazeyim. Lütfen bazen konuyu uzattığımda ya da toparlayamadığımda beni mazur görün, zamanla her şey mükemmel olacak, ben inanıyorum! :) Bu yazımı çok uzun tutmayacağım 3 üründen bahsedecek olsam da bazen bir ürünü sayfalarca bazen de 3-4 ürünü bir sayfa yazmam sizi şaşırtmasın, demek ki çok fazla anlatacak bir özelliği yok demektir :) Bu yazımda da çok fazla nitelikli ürünlerden bahsedemeyeceğim ne yazık ki.

Şimdi tekrar asıl konuya gelirsek setten çıkanları söyleyeyim;
Secret Age Yenileyici Göz Kremi
Secret Age Termal Kil Cilt Bakım Maskesi  
Secret Age Arındırıcı Yüz Jeli

Başta dediğim gibi annem daha çok anti aging ürünler istemişti ama gelen kutuyu açtığımda tüm ürünlerin her yaşa uygun cilt ürünleri olduğunu görmek beni mutlu annemi mutsuz etmişti. Ayrıca gönderim çok hızlıydı.


1- Secret Age Aloe Vera Katkılı Arındırıcı Yüz Temizleme Jeli: Açıklamasında hem siyah noktaları etkili bir şekilde temizleyen hem nemlendiren hem de makyajı çıkarmak için kullanılabilen aloe vera katkılı bir jel denmiş, ama ben şuan gülüyorum :) Çünkü içlerinde en vasıfsız, en sıradan olanı bu ve az önce saydığım niteliklerden hiçbirine sahip değil! Hele ki makyaj temizleme ve siyah noktalara etkisi fazlaca komik geldi :) Yani sıradan bir el yıkama jeli bile yüz temizlemede bu üründen daha etkilidir. Yüzünüze nemliyken sürüp bildiğiniz klasik şekilde yıkıyorsunuz ama bu  normal jellere göre çok daha akışkan ve yüzüme götürene kadar maalesef yarısı lavaboya gidiyor, kokusu oldukça yumuşak, normal güzel bir koku. Asıl can alıcı nokta ise, bir türlü yüzden arınmıyor! Herhalde 50 kez yüzüme su çarpıyorum bu ürünü yüzümden arındırırken. Böyle yapış yapış bir türlü o yapışkan his ciltten arınmıyor maalesef. Ve sonucunda da hiç bir değişiklik yok! En ufak bir temizlik hissi dahi yaşatmıyor, bakın his(!) görmekten geçtim o hissi bile vermiyor. Yarıdan fazlasını kullandım ama tahammül edemeyeceğim daha fazla. Annem zaten neredeyse hiç kullanmadı, çok çabuk sıkıldı. Bir de benim cildim yer yer yağlıdır fakat onunki kuru olduğu için hiç etki etmedi onda. Sonuç olarak aslaaaa alınmaması gereken bir ürün diyorum. Çok fazla söyleyebileceğim bir özelliği de yok zaten.

2- Secret Age Termal Kil Cilt Bakım Maskesi: Öncelikle şunu söyleyeyim kil maskeleri bir çok kızın kurtarıcısı, çok fazla rağbet ören bir ürün fakat ben aktardan olsun hazır olsun neredeyse bir çok markanın kil maskesini kullanmış olup hiç öyle bir ahım şahım etki göremedim. Çok abartıldığını düşünüyorum ya da ben hala iyi bir kil maskesiyle karşılaşmadım. Bu ürünün açıklaması; içeriğinde değerli madenlerden elde edilmiş beyaz kil ve içmeler termal suyu bulunmaktadır. Dolayısıyla bu ürünün içeriğinde çinko, magnezyum, demir, potasyum, kalsiyum gibi bir çok mineral bulunmaktadır. Bir tüpte yaklaşık 4800 mineral bulunmaktaymışmışşş! Yani bu kadar mineral bulunsa mutlaka güzel bir etkisi olurdu yahu :) Siyah noktalara, sivilcelere ayrıca selülitlere etkiliymiş. Benim yorumuma gelirsek, cildim hassas, yanaklarım kuru, burnum çenem yağlı, alnım hiç belli olmuyor. Kuru ciltler 10-12, normal ciltler 15-20, yağlı ciltler 25-30 dk kullanmalı diyor. Ben ilk kullandığımda 15 dk tuttum ve yüzümü yıkadım. Çok çabuk kuruyor ve çok çabuk durulanıyor bu yönünü sevdim vallahi, iki saat çıkarmak için uğraşmadım. Yalnız çıkardığımda alnım baya bir kızarmıştı yer yer başka bölgelerde de kızarıklık oldu, çabuk geçti ama biraz hırpaladı galiba cildimi, değdi mi ? Hayır! Siyah noktalarda en ufak bir kımıldama olmamıştı üstelik banyodan sonra kullanmıştım. Yani zaten baya açılmıştı gözenekler. Temizleme konusuna gelirsek ehh idare eder işte, kaç kere kullandıysam da çok farklı bir etki görmedim. Tabii bir de kullandıktan sonra cildi aşırı geriyor baya bir nem takviyesine ihtiyaç var. Selülitlere de kullanılır demiş ama ben tek bacağıma kullansam zaten tüpün yarısı biter yani :) Almalı mı ? Bence hiç gereği yok. Cildimin aşırı yağlı olduğu dönemlerde yağlı bölgelere uygulayarak bitireceğim yani hiç kullanmadan at çöpe denecek kadar kötü de değil hani. Çünkü bir miktar temizleme işlevi görüyor.  

3- Secret Age Yenileyici Göz Kremi : Annemin de benimde sonunu  gördüğümüz tek ürün bu oldu, zaten gramajı az olduğu için çabuk bitti, yağsız, kolay sürülen, çok çabuk emilen güzel nemlendirici bir göz kremi, düzenli kullanım sonucunda kırışıklıklarımda etki görmedim fakat nemlendirmesi güzeldi, yani başka ne diyebilirim ki :) Tüp şeklinde olması da güzel, kavanoz şeklindeki kremlerdense tüp şeklindekileri daha çok seviyorum. Aslında göz kremi fena değildi tekrar alınabilir hani ama başka kremler denemek istiyorum çünkü artık ince çizgilerim çok belirginleşti. Bu kremin de öyle çizgiler üstünde kayda değer bir etkisi yoktu ama fiyatına göre güzel nemlendiriyor.

Son olarak setin fiyatı biz aldığımızda 40 tl idi, ama üç set aldığımız için 40 yoksa daha pahalıya geliyordu. Ve biz alalı bayağı oldu. Evet sevgili güzellik yağmuru okuyucuları, eğer sizin de sürekli karşınıza bu ürünler çıkıyorsa bence direk kanalı değiştirin! Tabii ki her ürün her ciltte aynı etkiyi göstermez ama 3 bayanda da hemen hemen aynı etki oluştu. Bu marka tamamen Türk yapımı, keşke adını da türkçe koysalarmış değil mi? :) Madem Türk’lerin elinden çıktı neden İngilizce yani? Bana saçma sapan bir özentilik gibi geliyor. Bir de ürün tamamen temiz içerikli ;) bu konuda içiniz rahat olsun, yine de şans vermek isterseniz fiyatları çok yüksek değil. Denerseniz bana da sonucu bildirin ama ;) Hepinize güzellik yağmurlarında ıslanacağınız bir gün dilerim...

15 Nisan 2015 Çarşamba

Neutrogena Visibly Clear Peeling Serisi

Herkese merhaba :) Keşke bloğuma daha fazla zaman ayırabilsem :(  Elimde çok fazla yazısını yazmam gereken ürün var ama araya zaman girince işte insan böyle uzaklaşıveriyor.. Neyse efendim bugün yine sizlere ismi çok fazla anılan bir kaç üründen bahsedeceğim. Neutrogena markasını duymayan yoktur, neredeyse market, bakkal, eczane, küçük büyük her işletmede bu markanın ürünlerini görebilirsiniz. Bunun nedeni fiyatının bayağı uygun olması ve bu fiyat ortalamasında alınacak en iyi ürün olmasındandır. Ben de yıllarca birçok ürününü kullandım bu markanın, ilk olarak size 3 tane peeling inden bahsedeceğim.                                                            

Yazımı yazarken sizlere daha çok ürünlerin ismiyle değil ambalajlarının rengiyle bahsedeceğim, hem size hem bana daha   kolaylık sağlar ;)                                                                                                                                  

İlk olarak yeşil ambalajlı olan Neutrogena Visibly Clear Pore Shine Peeling Jel’inden bahsedeyim. Bu ürünün vaat ettikleri kısaca; gözeneklerin görünümünü azaltmak, cildi derinlemesine temizlemek ve fazla yağı almak yani sebum fazlasını ciltten arındırmak. Gelelim bendeki yorumlarıma. Öncelikle gözeneklere bir etkisi yok. Gözeneklere etki edebilen bir ürünle henüz zaten karşılaşmadım, bu ürünü satın alırken tek beklentim cildimdeki pürüzlerden arınmak ve temizlenmesi idi. Ve evet ben aldığıma pişman olmadım, beklentilerimi karşıladı. Cildi de güzelce temizliyor ama yine de haftada bir kez maske yapılmazsa ve düzenli kullanılmazsa bu ürün temizleme işlevinde yetersiz kalır. Bu ürün en çok yüzdeki minik pürüzlere etki ediyor hani deriz ya yüzümde pütür pütür bir şeyler var özellikle de fondöten kullandığımızda bu olumsuzluk daha bir günyüzüne çıkar, işte kullandıktan sonra yüzünüz gerçekten pürüzsüz ve yumuşacık oluyor ama çok fazla bir derinlemesine temizlikten bahsedemeyiz. Ürünün üstündeki  yazıda misket limon ve turunçgil gibi koktuğundan bahsetmiş, bana göre kesinlikle limon kokusu yok, ben limon kokusunu çok severim, parfüm alırken bile limon kokmasını isterim o yüzden limon kokusu olsa bunu bilirim yani ama maalesef açtığımda beni bekleyen limon yerine çok çok hafif bir sabun kokusu diyebilirim. 



Ürün kremsi bir yapıda, mikro tanecikler dese de hiç de mikro değil o tanecikler hele de greyfurtlu olan pembe ambalajlı ve turuncu ambalajlı peelingi düşünürsek bayağı bir büyük tanecikler. Benim cildim oldukça hassas olmasına rağmen bana bir zararı olmadı zaten çok ufak olunca tanecikler ben çok etki etmediğini düşünüyorum. Bu arada ben her akşam kullandım tekrar rahatlıkla söyleyebilirim ki olumsuz bir etkisi olmadı. Gayet güzel bir şekilde temizleme işleminizi tamamlamış oluyorsunuz, ölü hücrelerden yağdan arınmış bebek gibi bir cilt sağlıyor, yine de tavsiyem kuru yanak bölgelerinden ziyade yağlı alın ve burun kısımlarına yoğunlaşmanız. Temizledikten sonra korktuğum gibi yüzüm gerilmedi de. Bu da hoşuma giden bir diğer özellik. Tabii ki yine de uygulama sonrası nemlendirici şart. Ben Migros indiriminden 5 TL’ye almıştım normalde 12 TL. Bu fiyata alınabilecek bence en iyi ürün. 




Şimdi diyeceksiniz ki yeşil olandan bu kadar bahsettiyse diğerleri de bir bu kadar tutar :) Hayır çünkü en sevdiğim ve anlatmaya en değer bulduğum bu olduğu için bu kadar detaya girdim ;)

Bu yeşil serinin bir de yıkama jeli var ikisini birlikte almıştım. Kesinlikle almayın! Zaten yıkama jellerini ben gereksiz buluyorum yeterince temizlemiyorlar hele bu, elime alıp yüzüme götürene kadar zaten yarısı lavaboya düşüyor o kadar jöle gibi bir yapısı var ki yüzde dağıtmak mümkün değil dağıtınca da durulamak mümkün değil hiç bir faydasını da görmedim, zar zor yarıya geldim bu dakikadan sonra da el yıkama jeli olarak kullanmaya devam edeceğim.





Turuncu ambalajlı olan peeling ise sözde siyah noktalar için geliştirilmiş bir temizleyici. Şunu da söyleyeyim ki bir çok çeşidini çıkarsalar da hemen hemen hepsi aynı şey için kullanılıyor, bunlar bir nevi para tuzağı. E bende hem siyah nokta hem parlama hem yağlanma vs vs var hepsini de  alayım mı diyoruz değil mi! Yok kızlar, yorumlara bakın en çok hangisi faydalıysa ya da size en çok hangisi hitap ediyorsa onu alın, mesela ben hepsini de zamanla denedim ve şuan yeşil olanda karar kıldım. Konu dağıldı, turuncu ambalajlı olanın yeşil olandan farkı çok daha küçük tanecikli bir peeling olması ve biraz daha yağlı kremsi bir yapıda olması. Ben kullandım ve beni çok tatmin etmedi. Ayrıca yüzümü yıkadıktan sonra hafif yağlı kalması hoşuma gitmiyor. Yeterince temizlemiyor, çok büyük bir fark olmasa da yeşil olan çok daha kuvvetli bir temizleyici.



Gelelim son olarak pembe ambalajlı olan greyfurtlu peelinge. Bu ürünü ilk reklamlarda gördüğümde acayip ilgimi çekmişti nedense. Yorumlara baktığımda da genelde olumlu yorumlar vardı. İçindeki granüller tuz tanesi kadar o yüzden bu ürüne peeling ten ziyade yüz yıkama jeli demek bence daha doğru. Bu da bence greyfurt kokmuyordu yani hepsi de bence aynı kokuya sahip :) Ayrıca greyfurtlu peeling oldukça sıvı akışkan dediğim gibi peelingten ziyade jel gibi. Jelinide aldım yeşil ambalajlının jeli gibi o da oldukça etkisiz. Ya bu ürünü beğenende var beğenmeyen de, bence normal bir temizleyici işte çok hassas ciltlere uygun günlük bir temizleyici.

Üçünün de fiyatları aynı, benim yorumlarım da böyle kızlar ; siz hangilerini denediniz hangilerini beğendiniz merak ediyorum ;) Güzellik yağmurlarında ıslanın. Hoşçakalın!






2 Nisan 2015 Perşembe

Termal Su Etkisi

Merhaba millet :) Size yine çok faydasının olacağını düşündüğüm bir yazıyla daha karşınızdayım. Bu yazımda size termal su etkisinden ve kullandığım iki termal su spreyi markasından bahsetmek istiyorum. Termal su, sprey şeklinde karşımıza çıkana dek ben, yaşlı kişilerin gidip bacaklarını dinlendirdiği kaplıcalar vardır ya hani orada karşılaşacağımız bir su havuzundan ibaret sanıyordum :) Çok şükür yaşlanmayı beklemeden kendisiyle tanıştık :) Kim akıl ettiyse Allah bin kere razı olsun diyorum :)

Çok uzun zamandır bloglarda, internet sayfalarında karşılaşıyordum ama açıkçası ön yargılıydım. Alt tarafı su işte ne yani, nasıl rahatlatacak, ayrıca rahatlatsa bile gözle görünür bir faydası yoksa neden bu kadar para vereyim düşüncesine sahiptim ve sürekli almayı erteliyordum. Şu an hatırlamıyorum ama bir sitede kampanya vardı ve La Roche’un o minik 15 ml lik termal suyu indirimdeydi, hadi dedim alayım deneyim. Sonuç? Pişman olmadım, iyi ki denemişim, neden bu kadar geç keşfettim dediğim bir ürün girdi hayatıma.

Şimdi termal suların etkisinden bahsedelim. Birçok özelliği var yaz yaz bitmez ama ben size en önemlileri yazayım hemen. Nemlendirme özelliğine sahipler, fakat nemlendirici bir krem gibi etki beklemek hata olur :) Ferahlatıcı ve yatıştırıcı etkileri var. Yaralara, sinek böcek ısırıklarında rahatlatma etkisine sahipler. Güneş yanıkları ya da değişik hafif yanıklarında sızılarınızı dindirme etkisine sahip, içeriğindeki mineraller cildinizi beslediğinden cilt güzelleştirme konusunda oldukça başarılı, gözenekler konusunda çok belirgin bir etkisi olmasa da ben iyi geldiğini düşünüyorum. Makyajdan önce cilde sıkarak cildi makyaja hazırlar, nem takviyesi yaparak makyajınızın kalıcılığını arttırır, makyaj yaptıktan sonra sıkarak nemli bir görünüş elde edebilirsiniz ve makyajın kusmasını geciktirebilirsiniz. Yalnız burada bir şeye vurgu yapayım. Makyajınızın ömrünü belki bir tık daha uzatır ama sabitleyici olarak düşünmeyin bu ürünü, yoksa hayal kırıklığı yaşarsınız, pişiklerde, kuruluklarda, epilasyon ve tıraş sonrası da kullanabilirsiniz. Bu sebepler böyle devam  eder işte say say bitmez :) En belirgin etkileri bunlardır.


Gelelim benim asıl kullanma amacıma; bende oldum olası bir kızarıklık var, yani ne zaman bir duygu değişimi ya da hava değişimi yaşasam yüzümde kulaklarıma kadar kızaran bir yanma etkisi oluyor. Pancar gibi bir suratım oluyor :( Ne zaman, neden oluyor tam da kestiremiyorum ama çok sık olduğunu söyleyebilirim. Neyse işte bende böyle bir sorun yaşıyorum yıllardır ve meğer bende rosaliac varmış. Cildim aşırı hassas, her şeye tepki verebiliyor, onu rahatlatmak yatıştırmak ne mümkün :( Taa ki bu ürünle karşılaşana kadar… Ahhhh keşke lisedeyken bu ürünle karşılaşsaydım beee :) Ortalarda domates gibi suratla gezmezdim :) Sizde de kızarma sorunu varsa bu spreyi uzaktan yüzünüze sıkın ve ohhh be diyin.

Anında bir rahatlama ve yatıştırma hissi veriyor. Cildinizdeki o batma, kaşıntı, kuruluk, kızarıklık, yanma hissini saniyeler içinde götürüyor. Eskiden çok sık yani günde 5 6 kez bu durumu yaşarken şimdilerde haftada bir iki defa yaşıyorum bu sorunu. İnanın felaket bir his hem içerden hem dışarıdan yanıyorsunuz ve görüntü çok çirkin oluyor. Bu sorunumu tatmin edici seviyede azalttığını söyleyebilirim. Tamamen geçirmese de buna da şükür diyorum. Sadece kızardığımda değil artık her an rahatlamak amacıyla bile günde bir kaç kez kullanıyorum. Özellikle buzdolabına koyarsanız verdiği rahatlama hissi çok daha fazla olur, hele ki siz güneş yanıkları için kullanacaksanız kesinlikle buzdolabında saklayın.

Kızarıklığın dışında başka bir kullanım sebebimde;  sivilcelerim ve siyah noktalarım yüzünden cildimi bazen çok hırpalıyorum, sıkıyorum, kızartıyorum, bir bakıyorum yüzüm dehşet içinde kızarmış şişmiş! İşte öyle durumlarda bu ürünü sıkarak o kızarıklığı hem daha çabuk geçiriyorum hem de verdiğim zararı bir nebze de olsa yatıştırmaya çalışıyorum. Çünkü bu ürün dediğim gibi tedavi edici mineraller içeriyor.

Termal suyu istediğiniz her an kullanabilirsiniz. Uzaktan yüzünüze ya da istediğiniz bölgeye püskürtmeniz yeterli. Saniyeler içinde kuruyor zaten ve gerginlik yapışkanlık gibi en ufak bir rahatsız edici etkisi yok. Ayrıca kokusuz. Ben ne zaman sıksam,yüzümdeki; kurumadan önceki o nemli ıslak görüntüye hayran kalıyorum :)

Ürünün hem küçük hemde büyük boyu mevcut hatta bazı markalarda orta boyu da var. Ben küçük boyunu da büyük boyunu da aldım. Küçük boyunu çantamdan asla çıkarmam, seyahatler için de uygun. Büyük boyu da çok sık kullandığım için evde masamın üstünde durur. Büyük boyunu alalı yaklaşık iki ayı geçti her gün iki üç defa sıkıyorum yani bayağı gidiyor. Büyük boy yani 300 ml olanı 35 TL’ye, orta boy yani 150 ml olanı 25 TL’ye almıştım, büyük boy daha hesaplı tabi ki. Bir de en küçük boyu 50 ml olanı var o da 15 TL. Tabi indirim zamanlarında almanızı tavsiye ederim çok daha uygun oluyor.


Gelelim markalara. Benim bildiğim 3 markanın termal suyu var, La Roche, Avene, Vichy. Genelde okuduğum yorumlara göre en az tercih edilen Vichy. Ben Avene ve La Roche kullandım. Açıkçası çok bariz bir farkını görmedim. Ama şu an elimdeki Avene‘yi bitirdikten sonra tekrar La Roche’a dönücem. Etki olarak aynı gibiler ama La Roche un verdiği nemli görüntü çok daha hoşuma gitti. Benim için La Roche bir tık ötede Avene’den yani ;) La Roche’un şişesini attığım için onu çekemedim üzgünüm. Bu ürün artık benim için hayatımın vazgeçilmezleri arasında;) Umarım siz de dener ve memnun kalırsınız ;)

Bir dahaki güzellik yağmurlarında buluşana kadar kendinize iyi bakın ;)

30 Mart 2015 Pazartesi

Betnovate Saç Losyonu - Kepek Sorunu


Merhaba güzel yurdumun güzel insanları :) Bugün sizlere benim de çok sık yaşadığım bir sorunuma bulduğum çözüm hakkında konuşmak istiyorum. Kepeklenme !!! Evet maalesef bir çoğumuzun sürekli, birçoğumuzun da dönem dönem  başına gelen bir vaka. Baştan belirteyim bu çok uzun bir yazı olmayacak, bu yazımda kepeklenme konusunu genel olarak ele almayacağım. Sadece kepek sorununa çözüm olarak sunabileceğim bir üründen bahsedeceğim.

Adı Betnovate Saç Losyonu. 4 yıl önce durduramadığım kepek sorunu için doktora gittiğimde bana bu losyonu yazmıştı. O gün bugündür benim vazgeçilmezimdir. Maalesef tamamen geçirmiyor. Zaten tamamen geçirse hala kullanıyor olmazdım :) Benim kepek problemim üniversite dönemlerimde baş gösterdi. Özellikle çok stresli olduğum dönemlerde (sınav dönemi gibi) saç derim resmen kabuk kabuk oluyordu. Ben basit bir kepek sorunu sanmıştım belki de öyleydi ama şuanda seboreik dermatit  başlangıcı var hem yüzümde hem de saç derimde. Allah’tan sürekli yaşadığım bir sorun değil. Dönem dönem bir geliyor pir geliyor.


Saçımda kepek, kabuklanma gibi sorunlar yaşadığım dönemlerde Betnovate Saç Losyonu benim kurtarıcım. Keşke tamamen geçiren bir ilaç olsa :( Ürünün şişesi 30 ml. Ben kepeklenme başladığında günde bir ya da iki kez 4-5 gün boyunca kullanıyorum zaten ilk günden etkili hatta ilk kullanımdan itibaren etkili diyebilirim. Ayrıca kaşıntı problemine de iyi geliyor zaten hepsi birbiriyle bağlantılı. Ürünün şişesi yanınızda taşımak için çok pratik. Zira kepek sorunu ben geliyorum demiyor, bir anda belirebiliyor o yüzden ben çantamdan pek çıkarmam.

Ürünün ağzı saç derinize sürmek için çok çok uygun. Rahatça saç diplerinizde gezdiriyorsunuz. Görünümü su gibi, kokusuz diyebilirim. Temiz saça uygularsanız etkisi daha yüksek olur, özellikle banyodan çıktıktan sonra henüz kurumadan hala nemliyken sürmenizi öneririm. Ama ben kepeğin olduğu her an sürüyorum. Uzun bir süre de idare ediyor sizi. Eczanelerde 10 TL’ye satılıyor.

Belirtmek istediğim bir konu var: Eğer ciddi anlamda bir deri hastalığı sorunu yaşıyorsanız doktorunuza başvurmadan kullanmamanızı öneririm. Ayrıca içinde kortizon bulunduğu için sürekli kullanıma kesinlikle uygun değildir. Sürekli kullanımda saç derisini inceltebilir.

Betnovate Saç Losyonu’nun tek etkisi kepeklere değil yalnız, içinde saç derisini iyileştirici maddelerde bulunduğu için saçınıza bakım da yapıyor. Ben ürünü ne zaman kullansam saçım normalden bir tık daha parlak ve canlı oluyor!!!  

Eğer bir çok ürün deneyip hiçbirinden memnun kalmadıysanız bir de bu losyonu denemenizi tavsiye ederim. Stres sıkıntı bizden uzak olsun, güzellik yağmurları sizinle olsun :)

27 Mart 2015 Cuma

The Body Shop Aloe Protective Restoring Mask

Merhaba, yeniden sizlerle buluşmak çok güzel. Sanki karşımda birileri var da onlarla sohbet eder gibi yazıyorum ya, aslında tam olarak hissettiğim de bu :) Bazen deli gibi hissettiğim doğrudur! :) Bugün sizlerle cilt bakımı konusunda harika bir ürün paylaşacağım. Benim yıllardır kullandığım bir maske bu.

The Body Shop Aloe Protective Restoring Mask. Bu maskeyi bana 3-4 yıl önce makyajlı kız önermişti. (Kendisi takip ettiğim ilk blogger’dır ve blogger’lar içerisinde en bilgilisidir ) Cildim dönem dönem aşırı derecede hassaslaşıp kuruyor. Öyle bir zamanda bana bu maskeyi tavsiye etmişti. O gün bugündür kullanırım :)

Öncelikle maskenin kendi açıklamasını söyleyeyim:  Hassas ciltleri rahatlatan, nemlendiren, içinde 70’ten fazla element bulunduran, cildi yatıştırıcı özelliği olan, aloe vera etkili, dermatologlar tarafından incelenip onaylanmış bir maskedir.

Gelelim benim yorumlarıma: Benim cildim oldukça karışık. Yanak bölgem kuru. Burun, çene ve alın bölgem yağlı karma. Aynı zamanda hassaslığı da söz konusu. Dönem dönem kuruluklar fazlalaştığında egzama da oluyor. İşte özellikle de egzama çıktığı dönemlerimde bu maske benim kurtarıcım oluyor. Çünkü egzamalı cilde ne sürerseniz sürün ters tepki yapabiliyor, o yüzden cildimizi olabildiğince sakinleştirmemiz gerekiyor. Ürünün gramajı çok  olmasa da ayda  2 3 kez kullandığınız takdirde  3-4 ay gider ;)

Kuruluk ve hassaslık arttığında; banyodan çıktığınızda ya da temizledikten sonra yüzünüzü bu maske ile yatıştırabilirsiniz. Aslında benim aklıma maske deyince temizleme ve arındırma gelir, yani maskenin görevi cildi temizlemektir. Fakat bu maskenin cildi temizleme gibi etkisi yok, zaten öyle bir iddiası da bulunmuyor. Kesinlikle en yüksek verimi almak için temiz cilde uygulamanız gerekiyor.

Ayrıca hani bezen cildimizde sivilceler çıkar ya da gözenekler çok gözümüze batar ve hunharca cildimizle oynarız, sonra bir bakarız ki kıpkırmızı tırnak izleriyle dolu bir cilt :( (ki ben bunu çok yaparım) İşte öyle durumlarda da bu yatıştırıcı maske imdadınıza yetişiyor!
Maskeyi dediğim gibi temizlenmiş cilde sürüp en az 20 dk en çok 45 dk bekliyorsunuz. (Bu arada maskenin kıvamı bildiğiniz nemlendirici kremlerin aynısı, yani kat kat sürmeye çalışmayın, ince bir tabaka halinde sürmeniz yeterli.) Daha sonra önce pamukla ya da peçeteyle maskeyi cildinizden arındırmanız gerekiyor. Eğer direk yıkarsanız çok uğraşırsınız, uzun bir süre suyla gitmeyecek kadar yağlı bir yapısı var. Dilerseniz peçete ya da pamukla sildikten sonra durulamadan bırakabilirsiniz. Fakat ben rahat edemediğim için hafiften de olsa ılık suyla üzerinden geçiyorum.

Maskeden sonra cildinizin rahatladığını hissedeceksiniz. Düzenli kullanımda geniş gözeneklere, hafif lekelere bile etkisinin olduğunu söyleyebilirim. İlk kullanımda canlı parlak ve dinlenmiş bir cilt göreceksiniz, yani ilk kullanımda etkisini görmek isteyenler için oldukça tatmin edici. Bu maskeyi çok yağlı ciltler için önermiyorum kesinlikle çünkü zaten yapısı bayağı bir yağlı.

Ben Ankamall The Body Shop’tan 7 ay önce 35 tl ye aldım diye hatırlıyorum. 3 al 2 öde gibi kampanyaları çok sık olan bir marka. Takip ederseniz bu fırsatları bu maske ile değerlendirmenizi tavsiye ederim. The Body Shop markasının ürün içerikleri oldukça temizdir, bu konuda endişeniz olmasın ;)
Ha unutmadan! Makeupalley sitesinde 5 üzerinden 4.1 almış bu da size bir nevi garanti olur :) 

Güzellik yağmurlarında ıslanın. Hoşçakalın!